Giyilebilir teknoloji çağında hala neden dil öğrenmek önemli?

Rüstem Temriyev
2 min readJul 15, 2019

Starkey Hearing Tech. Firmanın “Hearing Aid” adlı yeni bir giyilebilir teknolojiyi yakın zamanda piyasaya süreceklerini ve bu cihaz 27 farklı dili anında çevireceğini iddia ediyorlar. Bunun haricinde adımlarınızı sayacak, fitnes ve sağlığınızı kontrol edecek, düştüğünüz an doktorlara haber verecek ⁣
⁣⁣
⁣Bezer çeviri özelliğe yakın zamanda google gözlükler de sahip olacak (zaten sahip, daha da ileri boyuta taşıyorlar). Duyduklarınızı sadece duymayacaksınız, aynı zamanda yazılı haliyle de görmüş olacaksınız ⁣
⁣⁣
⁣Japon girişimci Takuro Yoshida’nın geliştirdiği “ili” cihazı, şimdilik 5 dilde 0,2 sn hızıyla çeviri yapıyor ve piyasada 200 dolara satılıyor. Bu cihazın artı en büyük özelliği offline çalışması⁣
⁣⁣
⁣Bu cihazlar, yaşadığımız Wearable (giyilebilir) Technologies zamanında aldı başını gidiyor. Bir çok yeni teknolojilere yön gösteren ünlü fizikçi Michael Kaku’nun “The future of humanity” adlı kitabında 5–10 sene içinde piyasaya çıkacak ve anında çeviri yapabilecek giyilebilir lenslerden ve görülmez küçük kulaklıklardan bahsediyor. ⁣

Peki, böyle gelişen bu teknoloji zamanında sizce hala yabancı dil öğrenmeye gerek var mı?

Teknolojik gelişim hayatımıza tartışmasız bir çok olanak sağlıyor fakat, diğer yandan bazı yönlerden bizi tembelleştiriyor. Biyolojide “atrofi” kavramı vardır. Anlamı da: dokunun, organın veya bir hücrenin, bazı nedenlerden dolayı (daha çok kullanılmamaktan dolayı) belli bir süre sonra küçülmesi, bazen de yok olması.

Maalesef, teknolojinin getirdiği kolaylıklar, bizi bazı yönlerden hem tembelleştiriyor, hem de bazı organların ve kasların atrofi olmasına sebep oluyor.

Spor salonlar hayatımıza yeni yeni girmeye başladı. Eskiden spor zaten köy, tarla meşgalesiyle hayatın içinde vardı ve insanlar gayet sağlıklıydı. İşte, nasıl ki günümüzde spor, fiziksel anlamda gelişimimizi destekliyorsa, aynı şekilde yabancı dil öğrenimi de beynimizin sağlıklı kalmasını sağlıyor. Peki nasıl?

  1. Yeni bir dil öğrendiğiniz zaman hafızanızda daha fazla yer açılıyor. Bu açılma lineer değil, geometrik bir şekilde oluyor. Yani, 3 dil bildiğiniz takdirde, 3 dil için daha yer açılıyor, ve bu şekilde artarak devam ediyor. O yüzden her yeni öğrendiğiniz dil, bir sonraki dili öğrenmesini kolaylaştırıyor
  2. Alzheimer hastalığına yakalanmıyorsunuz.
  3. Birkaç dil bilen insanların düşünme hızı ileri seviyelerde oluyor, buna ek olarak yeni olaylara karşı çok hızlı adapte oluyorlar
  4. Birkaç işi aynı anda yapabiliyorsunuz çünkü konsantrasyon süreniz ve % gelişiyor
  5. Anlama, kavrama ve düşünme kapasiteniz gelişiyor, çünkü bazı dillerde bazı kelimeler vardır ki, tek kelimeyle hatta tek cümleyle çeviremiyorsunuz, ama siz o kelimeyi duyduğunuz zaman hızlı bir şekilde anlamlandırabiliyorsunuz. Türkçeden örnek vermek gerekirse: Tevafuk, Ehvenşer, Mukadderat, gibi.

Büyük şirketlere baktığımız zaman, işe alımı esnasında en değer verilen özellik sanıldığı gibi teknik beceriler değil, sosyal becerilerdir. Dil öğrenimi ise bu becerilenin gelişimini ciddi anlamda sağlıyor.

Velhasıl kelam: En iyi yatırım, beynimize yaptığımız yatırımdır. Beyin kullanıldıkça gelişir. Giyilebilir çeviri teknolojileri hayatımıza müthiş bir destek sağlıyor, tartışmasız. Fakat kişisel gelişim anlamda dil öğrenmenin yerini hiç bir teknoloji alamaz

Sign up to discover human stories that deepen your understanding of the world.

Free

Distraction-free reading. No ads.

Organize your knowledge with lists and highlights.

Tell your story. Find your audience.

Membership

Read member-only stories

Support writers you read most

Earn money for your writing

Listen to audio narrations

Read offline with the Medium app

No responses yet

Write a response